23 Ekim 2012 Salı

2 alman artı 9 hollandalı eşittir ilk 11'e girecek 3 plak daha!


kurban bayramı öncesi borcunu öde, plak dükkanını sevindir kampanyası dahilinde, eskişehire yola çıkmadan bir gün önce burcuyla deform'a uğradık ve tayfunumuz arasımız oradaydı. borcumuzu ödedik ve yeni borç yapabilecek yüzü bulduk.
jungle by night: hidden albümünün gelişini ne zamandır bekliyordum. albüm ozanların sık alış veriş yaptığı rush hour label'ı kindred spirits'ten çıkmıştı, oradan birçok mal gelmesine rağmen albüm bir türlü gelememişti... neyse albüm gelmiş ve ozan da bana ayırmış. bu hollandalı lise kaçkını 9 oğlan eşşek gibi afro hayvan gibi funk ve it gibi jazz çalıyorlar. ET singleları ve selftaytıld epleri bizde vardı ve çok mutluyduk, albümün de gelmesiyle mutluluk katlandı lakin albümün bir de birazcık daha pahalıya satılan çantalı ve bizde olan single hediyeli versiyonu var imiş, ondan gelmemiş, çantayı severdi sevgilim, ondan diyore, hadi neyse... hidden'ın prodüksiyonu daha şahane olmuş, çocuklar da kendilerini daha geliştirmiş gibi geldi bana.. bol bol konser verdiler çaldılar arada, gençler enerjileri de bol maşallah. yazın jazz festivali kapsamında ve türkiye hollanda ilişkilerinin 400. yılı bağlamında (çok meyve verdi bu durum müzikal anlamda istanbula, gelen giden bol oldu, oluyor) gelip gündüz vakti müzik ziyafeti çekmişlerdi tünel meydanında. bunlar gelmeden önce de twitter neyinlerine plak getirin yazmıştım, temam demişlerdi, gittim yanlarına sahneye çıkmadan önce, elemanlardan biri ay ben cevap vermiştim ama unuttum yahu dedi, beriki menajere sor dedi, menajer şurda bir plak dükkanına bıraktık biz plak dedi.. meydana en yakın plak dükkanı da lale plak olduğu için burcu yollanmıştı oraya, fakat ne yazık ki plak yoktu.. uzun lafın kısası geldi o plak sonunda aldık arkadaş! işte o plaktan bi şarkı, 7"i de çıktı.. bir de mevzubahis konserden bir bukle, coltrane'in afro blue'sunu nefis çalıyorlar, bu da selftaytıld eplerinde var. bir laf daha, gene bu 400 hollanda türkiye ilişki yılı sayesinde lefties soul connection da çıktı sahneye gece ama bir milyon kişi izlediğimiz için daha duramadık kendimizi bir dondurmacıya attık!



9 hollandalıyı yukarıda uzun uzun anlattım. iki almanın da biri sevgilimin sevgilisi bach, günter kehr yönetimindeki mainz chamber orkestrasından, susanne lautenbacher solistliğinde la major, mi major ve re major keman konçertoları [vox STPL 511.540 PL 11.540] [bu box sette mi major hariç bizim plaktakiler var...] diğeri de sonradan ingilizliğe geçen bir alman arkadaşımız handel'in obua ve yaylılar için 4 konçertosu [nonesuch records H-71013] robert casier abimiz obua çalmış, anthony bernard abimiz de cento soli orkestrasını yönetmiş. handel'in kapağında tontini arkadaşlar müzik çalmakta, bach'ınkisinde ise gene bir takım dinli imanlı azizeli ortamlarda takılan kızlar var ki boticelli'nin allegory of springtime adlı eseri... bach bildiğimiz bach, başka bir dünyadan, handeli bilmezdim, bu da güzel valla, klasik müzik arşivimiz genişliyor ama cd değil de plaktan alarak bunları iyi mi ediyoruz kötü mü ediyoruz bilmiyore.. biraz çıtırtılar, hısırtılar atlamalar misal motörhead dinlerken başkaa bunları dinlerken başka oluyor. ama kapakları eline alıp resim gibi dalıp gidebiliyo musun arkadaş cd'de? hele low price cd'de? susanne lautenbacher (içinde bach geçiyo adının, adanmışlık olmasın) ablamız kemanı pıtır pıtır durmayan parmaklarıyla gıdıklayıp durmakta, alışmışım çokça orgdan bach dinlemeye bu plak ilaç gibi geldi. videodaki plaktakinin aynısı ama bizdeki amerikan buradaki avrupa baskısı sanırım plağın... handel'in de plaktaki tam karşılığı yok burada ama obua konçertoları hakkında fikir sahibi olmak için bir video buldum. video dediysem burda görecek bir şey yok hadi dağılın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder