16 Şubat 2014 Pazar

plaklar mı barış mı dersen barış isterim, barış olduktan sonra da plak isterim..

iş yoğunluğundan ötürü iptal edebildiğim çalmaları iptal ediyordum ve karga'nın müzik direktörü bahadır dilbaz'ı aradım. bahadır berlin'de olacağını ve benim yerime çalamayacağını, birini bulmak gerektiğini söylerken bana plak getirsene dedim, o da olur dedi, ben de o zaman çalarım dedim. nerden nereye... aklımda hhv.de'den sipariş verip dükkandan teslim alması vardı. fakat bir türlü günleri tutturamadık, ben taktım ordan sipariş getirtmeye, tanıdık arkadaşların tanımadık arkadaşlarıyla kontaklar kurdum, yazışmalar, o olmadı başkasıyla konuşmalar filan derken sonunda üniversitede imzalarımı atan, notlarımı tutan, nikah şahitliğini yaptığım sınıf arkadaşım şişko pınar birden berlinale film festivaline gideceğini diyivermesin mi, işler birden kolaylaştı...



sona, dilan, öküz alper, tolga ve eşleri ve dostları merkezli büyük bir pazar kahvaltı organizasyonunun öncesindeki gece rasputin'e gidip metal dinlemek için dışarı çıkmış, öncesinde başar'ı almak için aslı'ya uğramış, orada gördüğüm bir şeytan kolyesini boynuma takmış, önce başar'la tartışmış, gecenin sonunda da hatırlamak istemeyeceğim kadar kötüleştiğim kavgalar etmiştik burcu'yla... ve ertesi sabah uyandığımızda da artçıları yaşıyorduk. yine de kahvaltıya gitmek için yola çıktık, berbat hisler içindeydim, yolda pınar ile karşılaştık. onlar da kahvaltıya gelmişler ve sonrasında da belki bırakırız diye plakları yanlarına almışlar. aslında pınar bana uğramak değil, fenerbahçe-kasımpaşa maçına gitmek derdindeydi. eskişehirde polis ve yandaşlar tarafından dövülerek öldürülen ali ismail korkmaz'ın ailesi bu maçta statta olacaktı. kasımpaşa ba$bakanın mahallesiydi ve takım olmasa da yerlisi gezi olayları öncesi, sırası ve sonrasın kendisini onun yanında görüyordu. aslında bir zamanlar beşiktaş'lı bir fener düşmanı olan pınar, kah çoğunluk fener taraftarının gezi sonrasındaki muhalif duruşu, kah da fenerbahçeli kardeşinden yapılan kan ve ilik nakli sebebiyle feneri de tutmaya başlamıştı...



aldığımda sevinemediğim, içimdeki acılar ve pişmanlıkların dinmediği yegane plak teslimatı bu olmuş olabilir. ne plakların, ne onları yapan artizlerin, ne de dünyadaki başka bir şeyin önemi vardı. tek istediğim cehennemin dibinden kurtulmaktı. psychemagik'in editlediği goya şarkısındaki gibi.. what you need? love!



plaklar da akıl alır hani, deltron 3030 aynı isimli şaheseri, kid koala'nın debutu, mr chop'tan 2x10", madvillainy 2: madlib remixleri, percee p abimden iki single: throwback rap attack ve no time for jokes ve pyschemagik'in nefis toplaması..